Пропускане към основното съдържание

Публикации

Ахмед Доган купи ТЕЦ "Варна"

Около пет години преди да се оттегли от активната политика, лидерът на ДПС Ахмед Доган беше казал: "Аз съм инструментът във властта, който разпределя порциите на фирмите в държавата." Сега, пет години след покушението срещу него, почетният председател на движението се превръща във фактора, от който зависи да има ток за всички потребители, ако има недостиг. Новата роля идва през ТЕЦ "Варна", на който Доган вече е мажоритарен собственик. Неработещата от три години централа беше купена преди по-малко от година от семейството на близкия до ДПС бивш транспортен министър Данаил Папазов, който я рестартира с многомилионни държавни подаръци през т.нар. студен резерв. С договори от 7 август синът и дъщерята на Папазов са продали на Ахмед Доган общо 70% от семейната транспортна компания "Сигда", през която беше придобита ТЕЦ "Варна", за поне 48.5 млн. евро от опитващата се да излезе от България CEZ. Така политикът, произнесъл откровената ф...

Борисов: Газова връзка между България и Турция ще е голяма стъпка

България и Турция имат общо разбиране, че развитието на газопреносна инфраструктура, която да обхваща повече държави на Балканите и в Европа, ще гарантира по-голяма енергийна сигурност на континента. Около това мнение се обединиха премиерите на двете страни Бойко Борисов и Бинали Йълдъръм, които проведоха среща в рамките на 22-я Световен петролен конгрес в Истанбул. Те посочиха, че добрите политически и икономически връзки между България и Турция, както и географското им положение определят важното значение на двустранното сътрудничество в енергийната сфера за транзита на енергийни ресурси. Това съобщиха от пресцентъра на Министерски съвет. Борисов отбеляза, че голяма стъпка напред в това отношение би имало изграждането на междусистемна газова връзка между България и Турция. Той подчерта и подкрепата на българската страна за развитието на Южния газов коридор. „Една от страните с ключова роля за изграждането му е именно Турция. Ние заявяваме нашата подкрепа и много активно ще работ...

Турското правителство даде 4 млн. долара за ремонт на „Желязната църква“ в Истанбул

  Четири милиона долара даде турската държава за ремонта на знаковата за българския народ „Желязна църква“ в Истанбул. Реновираният храм „Свети Стефан“ ще отвори своите порти за вярващите и за туристите от България през месец декември.   В близките седмици ще бъде свалено външното скеле и ще започнат довършителните дейности в самата сграда. Лично бургаският депутат от БСП Петър Кънев посети църквата, за да види как вървят ремонтните дейности.   Народният представител изрази удовлетворението си от свършеното до момента и изтъкна и помощта на българското правителство, което то е оказало на Екзархията. Петър Кънев посети църквата по време на участието на 49-тата Генерална асамблея на ПАЧИС/ Парламентарна асамблея на Черноморското икономическо сътрудничество в Истанбул.    Храмът „Свети Стефан” е разположен на брега на Златния рог в близост до Вселенската патриаршия.. Заради материала, от който  е изработена, е позната като „Желязна...

Bulgaristan’dan Türkiye’ye Göçler

Osmanlı devleti zamanında Bulgaristan’ın hemen her yerinde Türkler çoğunluktaydı. 93 harbi olarak bilinen 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşından sonra bütün Balkanlar, Rumeli ve özellikle Bulgaristan’dan yüz binlerce Türk çok zor şartlarda Türkiye’ye göçtü. Bu sebepten Balkanlar ve Rumeli’nin bazı bölgelerinde hiç Türk kalmadığı gibi pek çok yerlerde de azınlık durumuna düştüler. Göç Tarihleri I. 1877-1878 Göçü Bulgaristan'dan ilk büyük Türk göçü, “ 93 Muhacereti ” olmuştur. Yani 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında görülen bozgun göçü. Bu göç, Bulgaristan'ın kuruluş günlerine rastlamış ve yedi ay kadar süren 1877-1878 savaşında bir milyon kadar Rumeli Türkü göçe zorlanmıştır. Hukuki antlaşmalar yapılmadan göçe zorlanan yüz binlerce Türkün geride bıraktıkları mallar, mülkler Bulgarlarca yağma edildi. Bulgar ve Rus tarihçileri bu büyük gasp olayını uzun zaman gizlediler. 1953'te Bulgar devletinin 75. yıl dönümünde bu konuda yayın yapmaya ve bir “ toprak i...

Bulgaristan'da Müslümanlara çirkin saldırı

Bulgaristan Müslümanları Başmüftü Yardımcısı Birali Birali'nin eşi ve iki kızı "başörtülü oldukları" gerekçesiyle saldırıya uğradı. Başmüftülük Genel Sekreteri Celal Faik, Birali'nin eşi ile 16 ve 20 yaşlarındaki kızlarının, başkent Sofya'nın "Svoboda" (Özgürlük) semtinde bir markette alışveriş yaparken, iki genç kadın ve bir erkeğin şiddetine maruz kaldıklarını söyledi. Birali'nin eşi ve kızlarının hastaneye kaldırıldığını ve darp raporu aldığını aktaran Faik, saldırganların kısa sürede olay yerinden kaçtığını belirtti. Olayla ilgili soruşturma açıldığını ifade eden Faik, polislerin bölgede bulunan tüm güvenlik kameralarının kayıtlarını incelemeye başladığını dile getirdi. Faik, polisin ilk belirlemelerine göre, saldırganların kadınlara başörtülü olmaları nedeniyle saldırdığını bildirdi. Olayı neticesiz bırakmayacaklarını vurgulayan Faik, Başmüftülük olarak İslam dini için kutsal olan bayramda huzur ve mutluluklarını bozan bu...

Bulgaristan Türkleri Tarihi | Kısa Özet

  Bulgaristan Türkleri Bulgaristan Türkleri, Osmanlı İmparatorluğu döneminden itibaren Bulgaristan'da yaşayan Türkler. Tarih Bulgaristan'daki Türkler, Oğuzların ve Kumanların soyundan gelmektedirler. Oğuz Türkleri, Anadolu üzerinden ve çoklukla Osmanlı devrinde o bölgeye geçen Türklerdir. Jivkov rejiminin çöküşünden sonra yeni kurulan Bulgaristan hükûmeti 29 Aralık 1989'da Bulgaristan'daki Türklerin Türkçe adlarını alma özgürlüğünü, ibadeti yapma özgürlüğünü ve Türkçe konuşma hakkını tanımıştır. Nisan 2012 de Bulgaristan Parlamentosu 1987-1989 yıllarında Bulgaristan'da yapılmış olan Türk Asimilasyonunu kınadı. Din Bulgaristan'daki Türklerin tamamına yakını Müslümandır, bunlar aynı Anadolu'da olduğu gibi Alevi ve Sünni olarak ayrılırlar. Sünniler tarikat tutmazlar, Aleviler ise çok sayıda ocak ve tarikata dağılmışlardır. Türk nüfus içinde Alevilerin oranı gayri resmi rakamlara göre %18-20 arası, resmi rakamlara göre %13'tür. Alevileri...

‘Osmanlı’nın Öcalan’ı’ Yane Sandanski

YANE Sandanski bugün hem Bulgaristan’ın hem de Makedonya’nın milli kahramanıdır. Sandanski’ nin adı şehirlere, stadyumlara, okullara verilmiştir. Her iki ülkede de heykelleri vardır. Bir dönem Osmanlı’nın da kahramanıydı. 1908 Temmuz Devrimi (II. Meşrutiyet) gerçekleştiğinde sokaklara çıkan Osmanlıların ellerinde hürriyet kahramanları Enver’ in, Eyüp’ ün, Resneli Niyazi’ nin kartpostalları gibi, bir dönem Osmanlı askeriyle çarpışan Yane Sandanski’ nin de fotoğrafları vardı! Peki Osmanlı sosyalisti olan Yane Sandanski kimdi?.. Gerilla Sandanski Tarih 31 Mayıs 1872. Bugünkü Bulgaristan ile Makedonya arasındaki dağlık Pirin sınır bölgesindeki Vlahi Köyü’nde dünyaya geldi. Makedonların 17 Ekim 1878’de, Osmanlı’ya karşı ayaklandıkları Kresna Olayları’nın önderlerinden biri de babası İvan’ dı. Osmanlı ayaklanmayı bastırdı; Sandanski annesiyle birlikte yeni özerk olmuş Bulgar Prensliği’ndeki Dupniça’ya kaçtı. Yoksulluk nedeniyle pek okuyamadı. Amelelik yaptı. Amcas...

Türkiye Cumhuriyeti Burgaz İdari Ateşesinin Şehit Edilmesi

Tarih 9 Eylül 1982 Türkiye’nin Burgaz Konsolos­luğu İdarî Ataşesi Bora Suelkan dün silahlı bir saldı rı sonucu öldürülmüştür. Beyrut UPI büro­suna telefon eden bir kişi saldı­rının “ Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları” adlı örgüt tara­fından Türk diplomatlarına karşı bugüne kadar girişilen 15. saldı rı olarak nitelendirilmiştir. AP ajansına telefon eden biri olayı ASALA’nın üstlendiğini söylemiştir. Suelkan, öğle vakti evine gi­rerken saldırıya uğramış ve aldığı yaralar soncu olay yerinde şehit olmuştur. 45 yaşında, evli ve iki çocuk babası olan Bora. Suelkan’ı, vuran kişi altı el ateş ettikten sonra tabancayı olay yerinde bı­rakıp kaçmıştır. Burgaz Polisi olay için hemen soruşturmaya başlamıştır. Doğu bloku ülkelerinde Türk diplomatlanna karşı girişilen ük saldırıda öldürülen Bora Suel­kan’ın eşi Ülküan olayı duyar duymaz baygınlık geçirmiş ve hemen tedavi altına alınmıştır. Bayan Suelkan da Sofya Büyük­elçiliğimde idare memuru olarak görev yapmaktaydı. ...

Sevgili

Zımba gibi delikanlı. Sofya’da o sırada. Görev icabı. Henüz yeni taşınmış, pek arkadaşı yok, Bulgaria pastanesine tek başına oturuyor, etrafı tanımaya çalışıyor, akşamları operaya filan gidiyordu. Gene böyle bir şubat günü... Şehir Kulübü’ne davet edildi. İşte orada tanıştılar. Adı, Dimitrina’ydı. Kısaca, Miti diyorlardı. Çok güzeldi. İsviçre’de müzik eğitimi görmüştü, üç lisan biliyordu. Sosyetenin en gözde bekârıydı. E fonda da Mavi Tuna valsi çalıyordu. Bizimki hiç tereddüt etmedi, salonu ortadan kılıçla ikiye böler gibi yürüdü, yanına gitti, bu dansı bana lütfeder misiniz dedi. Şimşekler çakan kıskanç bakışlar eşliğinde, piste çıktılar. Herkes mırıl mırıl onlar hakkında konuşuyor, onlar ise hiç konuşmuyor, birbirlerine gülümseyen gözlerle bakarak, dans ediyorlardı. İlk görüşte aşk derler ya, öyle olmuştu. Ertesi gün... Bizzat Miti’nin annesi tarafından, evlerine, çaya davet edildi bizimki... Bu davet, gençlerin görüşmesine resmi izin manasına geliyordu....

Muharrem İnce Bulgaristan'da yapılan şehitleri anma töreninde konuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi Yalova milletvekili Muharrem İnce Bulgaristanda 26 Aralık 2016 tarihinde yapılan şehitleri anma töreninde konuştu. İşte Muharrem İnce'nin O konuşması:  Ezan namaza çağrıdır, dar anlamıyla namaza çagrıdır geniş anlamıda vardır bunun geniş anlamıda şudur biz bu topraklarda burda yaşıyoruz iddiamız odur ki biz 5 vakit bu ezanı okutuyoruz,okuyoruz biz buradayız vatanımız bizim, bir iddiadır aynı zamanda.Bakınız ne güzel söylemiş çağımızın en güzel devrimcisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk "Yurtta barış dünyada barış." demiş. Dünyayı küresel bir terör sarmışken pariste new yorkta gaziantepte istanbulda dünyanın her bir yerinde bombalar patlarken yüz yıl önceden bunu görüp söylemiş bir devletin güçlü olması tankıyla topuyla değildir, kasasındaki Dolarları, Euroları, Levaları, Liraları değildir. Artık çağımızda bir devletin güçlü olması demek demokrasinin gelişmis olması demektir. Eğer sadece nüfus olsaydı, eğer sadece para olsaydı, eğer sadece tank...

Етикети

Показване на още