Пропускане към основното съдържание

Dünyadan 'Naim Süleymanoğlu' geçti!

NAİM SÜLEYMANOĞLU KİMDİR? 



15 yaşında Brezilya'da düzenlenen Dünya Gençler Halter Şampiyonası'nda iki altın madalya alarak şampiyon oldu. On altı yaşında rekor kırarak yine şampiyon oldu. Böylece halter tarihinde en genç dünya rekortmeni unvanını aldı. Kariyeri boyunca üç Olimpiyat Altın madalyası, yedi Dünya Şampiyonluğu ve altı Avrupa Şampiyonluğu vardır. Tam 46 kere dünya rekoru kırmıştır.1984 yılında (16 yaşındayken),silkme kategorisinde vücut ağırlığının üç katını kaldıran ikinci halterci olarak tarihe geçti.



1983 - 1986 arasında gençlerde 13, büyüklerde 50 olmak üzere tam altmış üç rekor kırarken, yine bu dönemde Dünya ve Avrupa şampiyonalarında 52, 56 ve 60 kilolarda şampiyonluklar yaşadı. 1984, 1985 ve 1986'da dünyada yılın haltercisi seçildi. 1984 Los Angeles Olimpiyatları'na Bulgaristan'ın da Sovyet'lerle boykota katılması nedeniyle katılamadı. Bu dönemde Bulgar Hükümeti'nin Türk isimlerini yasaklaması nedeniyle adı Naum Shalamanov olarak biliniyordu.


Bulgaristan'daki bu baskılardan kurtulmak ve Türkiye adına müsabakalara katılmak için 1986'da Melbourne'de düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası'nda Türkiye Büyükelçiliği'ne sığınarak Türkiye'ye iltica etti. Türkiye'ye ilticasında ve getirilmesinde bizzat Turgut Özal devreye girdi.


İLTİCA ETMİŞTİ 

Doğu blokunun boykot etmesi nedeniyle, altın madalya kazanmasına kesin gözüyle bakılan 1984 Los Angeles Olimpiyat Oyunları’na katılamayan Naim, 1986’da Melbourne’de düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası’nda Büyükelçiliğimize sığınarak Türkiye’ye iltica etti.

SİYASETTE BAŞARISIZ

Başarısız olduğu 2000 Sidney Olimpiyat Oyunları’nın ardından sporculuğa veda etti, siyasete atıldı. 1999 genel seçimlerinde Bursa’dan bağımsız milletvekili adayı oldu ancak seçilemedi. 2004 yerel seçimlerinde bu kez MHP’nin İstanbul Kıraç Beldesi belediye başkan adayı oldu ancak yine başarı sağlayamadı. Son yıllarda inzivaya çekilen ve sağlığı bozulan ‘Cep Herkülü’ 23 Eylül’de aniden fenalaşınca hastaneye kaldırıldı.

 

Süleymanoğlu'nun cenaze törenine siyaset, iş ve spor camiasından kişilerin katıldığı törenle Edirnekapı Mezarlığı'na defnedildi. Efsane haltercinin cenazesine, aktif spor yaptığı dönemde en büyük rakibi olan Yunan Valerios Leonidis de katıldı.

YUNAN RAKİBİ ÖPEREK UĞURLADI


YUNAN RAKİBİ ÖPEREK UĞURLADI

NAİM Süleymanoğlu’nun en önemli rakibi olan Yunan halterci Valerios Leonidis de cenazeye katıldı. Tabutun başında bir süre bekleyen Leonidis, ardından Süleymanoğlu’nun Türk bayrağına sarılı tabutunu öperek veda etti.




'DOSTUMU KAYBETTİM... EŞİ YOKTU'

NAİM Süleymanoğlu’nun sporculuk yıllarında “ezeli rakibi” Yunan Valerios Leonidis Hürriyet’e konumuştu ve “Naim’in öldüğü haberini duyunca yıkıldım. Ben büyük bir dostumu, dünya da çok büyük bir sporcuyu kaybetti. Öldüğüne hâlâ inanamıyorum” demişti.

Leonidis, halteri bıraktıktan sonra Naim ile pek çok kez görüştüklerini, iyi dost olduklarını, Türk ve Yunan halklarının dostluğu için de birlikte etkinliklerde bulunduklarını belirtti, “Dünyanın en iyi sporcusu idi. Dünyada bir eşi yok. Bundan sonra da gelir mi? Çok zor.” dedi.

MÜTHİŞ KARİYERDE İLK 10

NAİM SÜLEYMANOĞLU BAŞARILARI
İlk dünya rekorunu kırdığında sadece 15 yaşındaydı.
1984, 1985 ve 1986 yıllarında dünyada 'yılın haltercisi' seçildi.
1988 Seul, 1992 Barcelona ve 1996 Atlanta Olimpiyatları olmak üzere üç kez olimpiyat şampiyonu oldu.
8 Kez dünya şampiyonu oldu, 46 dünya rekoru kırdı.
Kendi kilosunun üç katından fazla kaldırarak, 'efsane' oldu.
Spor otoritelerine göre 'tüm zamanların en iyi haltercisi.
1988 yılında Time dergisine kapak oldu.
1988 Seul olimpiyatlarında 60 kg’de silkmede 190 kg kaldırarak dünya rekoru kırdı.
1988 yılında Seul olimpiyatlarında 6 dünya 9 Olimpiyat rekoru kırarak büyük bir zafer kazanmıştır.
Türkiye'ye Olimpiyatlarda güreş dışında ilk altın madalyasını kazandıran sporcudur.
1992 yılında Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından “Dünyanın En İyi Sporcusu” seçildi.




Коментари

Популярни публикации от този блог

Ахмед Доган купи ТЕЦ "Варна"

Около пет години преди да се оттегли от активната политика, лидерът на ДПС Ахмед Доган беше казал: "Аз съм инструментът във властта, който разпределя порциите на фирмите в държавата." Сега, пет години след покушението срещу него, почетният председател на движението се превръща във фактора, от който зависи да има ток за всички потребители, ако има недостиг. Новата роля идва през ТЕЦ "Варна", на който Доган вече е мажоритарен собственик. Неработещата от три години централа беше купена преди по-малко от година от семейството на близкия до ДПС бивш транспортен министър Данаил Папазов, който я рестартира с многомилионни държавни подаръци през т.нар. студен резерв. С договори от 7 август синът и дъщерята на Папазов са продали на Ахмед Доган общо 70% от семейната транспортна компания "Сигда", през която беше придобита ТЕЦ "Варна", за поне 48.5 млн. евро от опитващата се да излезе от България CEZ. Така политикът, произнесъл откровената ф

Bulgaristan'dan zorunlu göç

Bulgaristan'da 45 yıl iktidarda kalan komünist rejimin ülkedeki Türk ve diğer Müslümanlara uyguladığı asimilasyon kampanyasının üzerinden 30 yıl geçti.      Bulgaristan'da 1944-1989 yıllarında iktidarda kalan komünist rejimin ülkedeki Türk ve diğer Müslümanlara uyguladığı asimilasyon kampanyasının yol açtığı zorunlu göçün üzerinden 30 yıl geçti. Eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin (SSCB) desteğiyle 1944'te hükümeti devirerek yönetimi ele geçiren Bulgaristan Komünist Partisi (BKP), iktidarda kaldığı 45 yıllık dönemin son yıllarında ülkedeki Türk ve diğer Müslümanları asimile etmeye çalıştı. Tek milletli bir devlet yaratma çabasındaki komünistler ibadet yasağı getirdi, Türk ve Müslümanların isimlerini değiştirdi. "Bulgarlaştırma" girişimleri sonucu 1985 sonuna dek 310 bin kişinin isimleri değiştirildi. Ülkede asimilasyon kampanyasına karşı Müslümanların direnişinde 24 kişi hayatını kaybetti. Cebel şehri civarında başlayan direniş, tüm ü

Bulgaristan’dan Türkiye’ye Göçler

Osmanlı devleti zamanında Bulgaristan’ın hemen her yerinde Türkler çoğunluktaydı. 93 harbi olarak bilinen 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşından sonra bütün Balkanlar, Rumeli ve özellikle Bulgaristan’dan yüz binlerce Türk çok zor şartlarda Türkiye’ye göçtü. Bu sebepten Balkanlar ve Rumeli’nin bazı bölgelerinde hiç Türk kalmadığı gibi pek çok yerlerde de azınlık durumuna düştüler. Göç Tarihleri I. 1877-1878 Göçü Bulgaristan'dan ilk büyük Türk göçü, “ 93 Muhacereti ” olmuştur. Yani 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında görülen bozgun göçü. Bu göç, Bulgaristan'ın kuruluş günlerine rastlamış ve yedi ay kadar süren 1877-1878 savaşında bir milyon kadar Rumeli Türkü göçe zorlanmıştır. Hukuki antlaşmalar yapılmadan göçe zorlanan yüz binlerce Türkün geride bıraktıkları mallar, mülkler Bulgarlarca yağma edildi. Bulgar ve Rus tarihçileri bu büyük gasp olayını uzun zaman gizlediler. 1953'te Bulgar devletinin 75. yıl dönümünde bu konuda yayın yapmaya ve bir “ toprak i

Етикети

Показване на още